HIV Farkındalığı ve EMDR'nin İyileştirici Gücü Etkinliği
- POZİTİF İZ

- 3 saat önce
- 2 dakikada okunur
30 Kasım 2025 Pazar akşamı, Göz Hareketleri ile Duyarsızlaştırma ve Yeniden İşleme (EMDR) Derneği tarafından; HIV farkındalığını artırmak ve tanı sürecindeki psikolojik etkileri derinlemesine ele almak amacıyla düzenlenen "Travmanın İzinde: HIV Farkındalığı ve EMDR'nin İyileştirici Gücü" başlıklı çevrimiçi paneline katıldık.
42 katılımcının buluştuğu; tıbbi gerçekler, hak savunuculuğu ve psikolojik iyileşme süreçleri multidisipliner bir bakış açısıyla ele alındı. Etkinlikte, HIV tanısının birey üzerindeki travmatik etkilerine karşı, EMDR terapisinin nasıl güçlü bir kaynak olabileceği konuşuldu.

Tıbbi Perspektif ve Psikolojik Yaklaşım
Panelin açılışında Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanı Dr. Fatma Merve Koçak, HIV'in güncel tıbbi tedavi yöntemlerini, "Belirlenemeyen = Bulaşmayan" (B=B) ilkesini ve enfeksiyonun klinik süreçlerini katılımcılarla paylaştı.
Ardından söz alan Uzman Klinik Psikolog ve Avrupa Akredite EMDR Terapisti/Danışmanı/Süpervizörü Mustafa Çetinkaya, tanı alma sürecinin yarattığı şok ve travma ile baş etmede EMDR terapisinin rolüne değindi. Travmatik anıların yeniden işlenmesi ve kişinin yaşam kalitesinin artırılması konusundaki klinik deneyimlerini aktardı.
Toplumsal Damgalama ve Hak Temelli Mücadele
Etkinliğin en dikkat çeken bölümlerinden biri, Pozitif-iz Derneği Kurucu Üyesi Çiğdem Şimşek’in gerçekleştirdiği ufuk açıcı sunum oldu. Şimşek, HIV ile yaşayan bireylerin sadece tıbbi bir durumla değil, aynı zamanda toplumsal önyargılarla da mücadele ettiğinin altını çizdi.
Çiğdem Şimşek konuşmasında şu kritik başlıklara odaklandı:
Akran Danışmanlığının Gücü: Pozitif-iz Derneği olarak yürüttükleri akran danışmanlığı çalışmaları sayesinde, yeni tanı alan kişilerin yalnız olmadıklarını hissetmelerinin iyileşme sürecindeki hayati rolünü aktardı.
Doğru Dil Kullanımı: Medyada ve günlük dilde kullanılan ayrıştırıcı dilin (örneğin "HIV'li", "AIDS'li" gibi yanlış tabirler) travmayı nasıl derinleştirdiğini belirterek, "HIV ile yaşayan" gibi doğru terminolojinin önemine dikkat çekti.

Damgalanma ve Ayrımcılıkla Mücadele: HIV ile yaşayan bireylerin sağlık hizmetlerine erişimden iş hayatına kadar karşılaştıkları hak ihlallerini örneklerle anlattı. HIV’in değil, önyargıların insanların hayatını zorlaştırdığını vurguladı. Damgalanma olmadan verilen sağlık hizmetleri için iyi örneklerden olan ‘Ben ve Sağlık Çalışanım’ Kampanyasından bahsetti.
Sivil Toplumun Rolü: Mücadelenin sadece bireysel değil, toplumsal bir farkındalık hareketi olması gerektiğini belirterek, ruh sağlığı uzmanlarının da bu savunuculuk ağının bir parçası olması gerektiği mesajını verdi.
Nazik davetleri için EMDR Derneği’ne çok teşekkür ederiz








