top of page
  • Yazarın fotoğrafıPOZİTİF İZ

Bağışçı Olmak İsterken

Merhaba,

35 yaşında HIV pozitif bir kadınım. Tanı alalı yaklaşık 2 yıl oldu. Düzenli ilaç tedavisi görmekteyim ve Belirlenemeyen=Bulaştırmayan durumundayım.

Düzenli olarak kan bağışı yapan yakın arkadaşımla bir gün Kızılay kan bankası otobüsünün önünden geçerken arkadaşım en son 6 ay önce kan verdiği için kan verebileceğini belirtti. Ben de kilomun düşük olması nedeniyle benden kan almadıkların ama uzun süredir kök hücre bağışçısı olmayı istediğimi söyledim. Görevli, kök hücre bağışı için kilo kriterinin olmadığını belirtince gereken formu doldurup bağışçı oldum (olduğumu düşündüm).

Arkadaşıma 1 hafta sonra Kızılay’dan kan bağışının geçerli olduğu ve gereken yere ulaştığı mesajı geldi. Kök hücre prosedürü farklı olduğu için bana mesaj gelmeyeceğini ancak uluslararası kan bankasında birine donör olursam Sağlık Bakanlığı personelinin benimle irtibata geçeceğini biliyordum.

Aradan 2-3 hafta geçti ve Kızılay’dan aranarak kök hücre bağışçısı olmak için verdiğim kanın yeterli olmadığı, gerekli tetkikleri yapamadıkları için Çapa’daki Kızılay Genel Müdürlüğü’ne çağrıldım. Tekrar kanım alındı ve aranacağım söylendi. Bir iki hafta sonra aranarak ilgili doktorla görüşmek üzere yine Kızılay Genel Müdürlüğü’ ne çağrıldım. Mümkün olan en kısa sürede gelmem gerektiği söylendi. Telefonda herhangi bir bilgi iletilemeyeceği de belirtildi. Bu kadar kısa sürede birine donör olamayacağımı biliyordum. Fakat telefonda söylenemeyecek kadar önemli olan şey neydi? O gece neredeyse hiç uyumadım.

Hepatit türevlerinden biri aklıma gelmişti fakat HIV’i hiç düşünmemiştim. Ertesi sabah görüşmeye gidip ilgili doktoru buldum. Beni bir görüşme odasına aldı. Sandalyeyi gösterdi. Elindeki 2 sayfa kağıdı önüme koydu. HIV pozitif olabileceğimi kolay ve anlaşılır bir dille anlatmaya çalıştı. Elime tutuşturduğu kağıtlarla acilen en yakın enfeksiyon ve mikrobiyoloji birimine gidip tekrar test olmamı; Kızılay sonuçlarının %80 doğruluğu olduğunu, fakat asıl sonucun doğrulama testi ile konabileceğini belirtti. Hayatım boyunca kan veremeyeceğimi ve kök hücre bağışçılığımın kabul edilmediğini söyledi. Kızılay’dan çıkıp bana en yakın hastane olan Şişli Hamidiye Etfal Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne e geldim.

Doktorla görüştükten sonra ilgili birimde gerekli testlerim yapıldı. Doktorum konusunda uzman, ilgili biriydi. Beni rahatlatmaya çalıştı. Sonuçların çıkması 3 haftayı bulabileceği için yine de tedirgindim. Bu sırada en yakın 3 dostuma durumu anlatmak istedim. Çünkü böyle bir şeyle ilk kez karşılaşıyordum ve içime atmak beni bir yere götürmeyecekti. Bir yandan da anlattığımda yılların getirdiği dostluğumuz biter mi, bana nasıl bir gözle bakacaklar diye düşünmeden edemiyordum. Durum, sandığımdan kolay oldu. Bu durumun dostluğumuzu asla değiştirmeyeceğini, her şekilde yanımda olduklarını ve kendileri de bu duruma yabancı oldukları için konuyu araştıracaklarını belirttiler. Öyle de oldu. Böyle bir durumda destek almak gerçekten çok önemli. Hepsine ayrı ayrı teşekkür ederim.

Yaklaşık 3 gün boyunca robot gibiydim, durumun şokunu atlamamıştım. Sonra internette gezinirken Pozitif-iz Derneğine rastladım ve durumumu kısa anlatan bir mesaj gönderdim. Bir gün sonra Tekin Bey görüşmeye davet etti. Benim için rahatlatıcı bir görüşme oldu. Pozitif-iz Derneği ve Tekin Beye buradan teşekkür etmek isterim.

Başkalarına iyiliğimin dokunmasını beklerken meğer kendime iyilik yapmışım.


S.

11.408 görüntüleme0 yorum

Son Yazılar

Hepsini Gör
hiv tdvisinde yeni dönem
bottom of page